Maçtan önce konuşulan konu Fenerbahçe'li 4 oyuncunun geçen hafta Denizlispor maçında gördüğü sarı kartlar sonrası cezalı duruma düşmesiydi.. Baroni, Emre, Santos ve Lugano için bilerek kart görüp Sivas'a gitmek istemediler haberleri tüm basının konuştuğu konu olmuştu.. Sivas'a takım arkadaşları ile birlikte gitmek için teknik heyete başvuran b oyuncular polemiklere böylece nokta koymuş oldular.. Hafta başından beri takım ile idmanlara çıkmayan ve Sivasspor kadrosuna da alınmayan Guiza ile birlikte deplasman takımı Fenerbahçe'nin eksiklerinin sayısı 5'i buluyordu.. Fenerbahçe için tek handikap tabii ki bu kadarla yeterli kalmıyordu.. Sivas'taki hava şartları ve Sivas'a giderken yapılan rötarlar ve uzun süren yolculuk taraftarın büyük bir bölümünün bu maça endişe ile bakmasına sebep oluyordu..
Maçta cezalı ve sakat oyuncuların yerine teknik direktör Daum bu sezonfazla forma şansı bulamayan isimlere ilk 11'de yer verdi.. Defansta Lugano'nun yerine Deniz Barış'a, orta sahada Baroni'nin yerine Selçuk Şahin'e, Emre'nin yerine Özer'e, Özer'den boşalan sol kanata Uğur Boral'a ve Guiza'nın yokluğunda da Semih'e görev verdi Daum.. Ayrıca sarı kart cezalarını geçen hafta çeken Alex ve Gökhan Gönül de bu maçta formalarına kavuşmuş oldu..
Maça iki takım da kontrollü başladı.. Ancak Fenerbahçe'nin çoğunlukla Türk oyuncularından oluşan kadrosunun maçı daha çok istediği dakikalar geçtikçe daha net ortaya çıktı.. Gökhan Gönül'ün henüz ilk dakikalardan itibaren ileri geri çalışması, Bilica'nın kendisini yerdeyken tekmelemeye çabalayan Nabil Taider'e anında cevabını vermesi, Deniz'in defanstan çıkan toplarda dan-dun oynamak yerine her topu yerden ayağa oynama çabası, Alex'in top ayağına geldiğinde takımı rahatlatması maçın ne kadar ciddiye alındığının ve kazanmayı ne kadar istendiğinin göstergesiydi..
Maçta dikkati çeken oyunculara özel olarak baktığımızda KAPTAN ALEX'in takımı nasıl sahiplendiği birkaç pozisyonda kameralar karşısında dikkat çekti.. Bir pozisyonda pas hatası yapan Özer'in moralini bozmaması için Özer'e dönüp alkışlaması, boş pozisyonda topu üstten auta atan Mehmet Topuz'u elinden tutarak ayağa kaldırması güzel örneklerdi.. Takımın Deniz Abi'sinin maç sonrası takımdaki arkadaşları, kardeşleri tarafından takdir edilmesi, oyunu geriden büyük takımların stoperlerine yakışan biçimde kontrollü paslarla çıkarması, gerektiğinde isabetli uzun toplar atması artısıydı.. Uğur Boral'ın uzun süre sonra kendisindeki hızın ve ağ ayağının da olduğunun farkına varması ve bunları kullanması, Özer'in bu kez ortasahanın ortasında görev alması ve burada elinden gelen tüm mücadeleyi yapması, Semih'in eski günlerini hatırlayıp ileride top tutması ve topu indirmesi maçın Fenerbahçe adına güzel anlarıydı..
Mehmet Topuz'a ayrı bir paragraf açmak istedim.. Bazı kesimlerce çok fazla eleştiriliyor Mehmet Topuz.. Verimsiz olduğundan ve kanat adamı olmadığından dolayı kötü performans gösterdiği savunuluyor.. Ben bu şekilde düşünmüyorum.. Aksine her geçen gün orada yapması gerekenleri daha fazla yapmaya başladı Mehmet.. Bu maçta bir topu direkten döndü, altı pas içinde inanılmaz bir gol kaçırdı, bir kafa şutu kalecide kaldı ve bir de Alex'in ara pasında topu ayağının altından kaçırmasa kaleci ile karşı karşıya kalacaktı.. Yani Mehmet Topuz bir maç içinde tam 4 tane gollük pozisyona girdi.. Şanssızlıktır bugün olmaz ama yarın olur Daum'un da dediği gibi.. Daum Mehmet Topuz'u daha önceki döneminde Appiah'ı kullandığı gibi kullanıyor.. Ortasaha özelliklerine sahip bir oyuncuyu kanatta kullanarak gerektiğinde ön libero sayısını 3'e çıkartıyor maç içerisinde. Mehmet de zaman zaman orta sahaya kadar gelip pres yapıyor ve toplar kazandırıyor takımı adına..
İlk golde çok eleştiri alan oyunculardan Selçuk'un asist yapması, ikinci golün asistinin Deniz'den gelmesi, üçüncü ve dördüncü gollerde takımda bir işe yaramıyor denen Uğur'un imzasının olması bu takımın aslında alternatifli bir kadro yapısına sahip olduğunun göstergesi.. As kadroyu bir kenara koyduğumuzda bu takıma sonradan girip de oyuna etki edebilecek Semih Şentürk, Gökhan Ünal, Deivid ve Uğur Boral gibi oyuncular var.. Ayrıca kadroda ihtiyaç halinde eksikleri kapatabilecek Deniz Barış, Selçuk Şahin, Vederson, Önder ve Bekir gibi isimler duruyor..
Maçın iyi taraflarının yanında birkaç eksik gördüğüm yere de değinmek istedim son olarak.. Yediğimiz golde Vederson'un bir defans oyuncusuna yakışmayacak biçimde topu kaleye şut atılabilecek bir şekilde ceza sahasının önüne indirmesi çok büyük bir hata.. Uğur'un top rakipteyken çoğu zaman kenarda kalarak orta sahaya gömülmemesi, Bilica'nın defansta gereksiz çalım denemeleri ve riskli isabetsiz pasları gözüme çapan birkaç hata idi.. Bu eksiklerin de zamanla düzeleceğini umalım ve önümüzde oynanacak zorlu Bursaspor maçına bakalım..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder